İstanbul’un fethi hem Türk, hem İslam hem de dünya tarihi açısından önemli bir dönüm noktasıdır. 560. Yıl dönümünü kutladığımız İstanbul’un fethi yalnızca bir çağ açıp kapatmamış aynı zamanda tarihin akışını değiştirmiştir.
İstanbul’un fethi hem İslam hem de dünya tarihi açısından önemli bir dönüm noktasıdır. 560.
Yıl dönümünü kutladığımız İstanbul’un fethi yalnızca bir çağ açıp kapatmamış
aynı zamanda tarihin akışını değiştirmiştir.
Asya ile Avrupa'yı
bir birine bağlamış binlerce yıllık medeniyetin başkenti İstanbul dünya milletlerine hoşgörü, barış ve
kardeşliğin en güzel örneğinin merkezi olmuştur.
Büyük
fethin 560. yıldönümünü kutlamanın
mutluluğunu ve onurunu yaşarken ; büyük kumandan Fatih Sultan Mehmet
Han'ı ve şanlı askerlerini rahmet ve minnetle anıyoruz. Şanlı ecdadımızın fetih
amacı, kırıp, yıkmak değil; aksine imar etmek, düzeltmektir. Bugün de bize düşen
şanlı ecdadımıza ve tarihimize
yakışır nesiller yetiştirmek,
ilimde, fende, kültürde, barış ve kardeşlikte gönülleri
fethetmektir.
"Ya ben İstanbul'u
alırım ya da İstanbul beni!" diyerek fetih için azim ve kararlılığını gösteren,
Hz Peygamberin, " İstanbul mutlaka fethedilecektir. Onu fetheden komutan ne
güzel komutan, onu fetheden ordu ne güzel ordudur" müjdesine mazhar olan büyük
komutan, genç nesillere örnek teşkil etmektedir. Hedefine ulaşmak için gemileri karadan
yürütecek kadar fethe inanmış şanlı ecdadın torunları olarak, onların bıraktığı
mirasa sahip çıkmak ve onlara layık olmak genç nesillerin en büyük ideali
olmalıdır. Bu duygularla Âlemlerin
sultanı Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V)’in
övdüğü İstanbul’un Fethi’nin 560. yıldönümünü kutluyor, bu büyük mirası
bizlere bırakan başta Fatih Sultan Mehmed Han olmak üzere, tüm ecdadımızı rahmet
ve minnetle anıyoruz.”